Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; Bir Fiat Bravo tercih edecekseniz, ilk kriteriniz kendinizle
barışık olmanız gerektiğidir. Aksi halde, sarı taksilerin sizinle aynı logoyu
paylaşıyor olması, toplumda ki marka imajı gibi detaylar sizi rahatsız
edebilir. Eğer kendinizle barışık olmayı başarabilirseniz, kendi sınıfında
birçok akranından her yönüyle üstün olan Fiat Bravo ile tanışabilirsiniz…
Fiat’ın C segmentindeki göz bebeğinin tarihçesi 1995’li
yıllara uzanmaktadır. Aracın ilk nesli 1995-2001 yılları arasında üretilen Brava
modelidir. Ardından 2001-2007 yılları arasında Stilo bu sınıfta görev
yapmıştır.
İtalyan otomobil üreticisi Fiat'ın 100 yılı aşkın tarihinde,
uçak geliştirme prosesi kullanılarak üretilen ilk model unvanına sahip Fiat
Bravo, 2007 yılının Mayıs ayında Cenova Otomobil Fuarında Fiat'ın sürprizi şeklinde
görücüye çıkmıştır. Fiat Tasarım Merkezi, güçlü ve sportif bir görünümü geniş
bir iç hacimle birleştirerek, önde başlayan sportif hatları, arkada Alfa Romeo
çizgileri taşıyan stoplarla tamamlayarak, şaşırtıcı donanımlarıyla da Fiat için bir gövde
gösterisi Bravo’yu oluşturmuştur.
İtalyan üçüzlerin ortaya çıkışı(Fiat Bravo, Lancia Delta,
Alfa Romeo Giulietta) Bravo’nun doğuşu ile hayat bulmuştur. 2008 yılında aynı
motor seçenekleri, ortak platform ve uzatılmış şasiyle İtalyan üçüzlerin
ikincisi Lancia Delta, 2011 yılında ise aynı platformu
taşımayan ancak ortak motorlarla piyasaya üçüzlerin sonuncusu olan Alfa Romeo Giulietta
piyasaya çıkmıştır.
Bravo’ya fiyat/performans ölçeğinde bakıldığında, ikinci
elde akranlarına(Golf, Focus, Leon vb.) oranla %20 gibi bir oranda daha uygun
fiyata sahip olabiliyorsunuz. Piyasanın son yükselişlerden sonra, daha da
belirginleşerek ön plana çıkan Bravo’nun ikinci elde ki talebi yukarı doğru bir
ivme kazanmıştır.
Bravo’nun kalbi, Fiat’ın adeta tekniğini konuşturduğu önde
aynı hizada ve enine monte edilmiş dört silindirli 1368cc, 120Hp ve 206Nm
değerlerine sahip 16V, Turbo benzinli 198A4000 kodlu motordan oluşmaktadır.
Maksimum gücünü 5000 devirde veren motor, maksimum torkuna ise 1750 devirde
ulaşıyor. Sessiz çalışma karakteristiğindeki turbo beslemeli motor, yakıt
tüketiminde son derece ekonomik değerler sunarken, performans istendiğinde
kendine hayran bırakan, yüksek gücü ve torku sayesinde birçok 1.6 atmosferik
benzinli aracı dahi geride bırakacak bir performans sergilemektedir.
Özellikle yüksek tork, düşük devirlerde dahi hiçbir
sıkıntıya düşmeden yol almanızı sağlıyor. Yine yüksek tork sebebiyle yokuşlu
yolları zorlanmadan rahatlıkla çıkabiliyorsunuz.
0-100 km/s hızlanmasını 9,5 saniye gibi bir değerde
tamamlayan aracın katalog verisi olarak son hızı 197 km/s olarak gösterilse de,
otoyol denemelerinde rahatlıkla 230’lu değerleri görebiliyorsunuz. 1.4 T-Jet performans anlamında Chip Tuning
uygulamalarına da tatminkar sonuçlar veriyor ve daha yüksek güçte sonuçlar elde
etmenize olanak tanıyor.
Şunu önemle belirtmek isterim ki, bu araçta kaliteli bir
lastik kullanmanız gerekiyor. Gaza sonuna kadar bastığınızda, aracın
aerodinamik yapısı 120Hp güç ile birleşince adeta halk arasındaki tabiri ile, kafa
kaldıran cinsten hızlanıyor. Bu noktada tutunma önem kazanıyor ve lastikleriniz
iyiyse çok iyi bir ivme zamanı yakalayabiliyorsunuz. Lastikleriniz kötüyse her
ne kadar ASR devrede olsa da aracın gücünden ötürü bir miktar patinaja
kalabiliyorsunuz.
Aracın ara hızlanmaları tatminkar seviyede. Kick down
tepkileri şanzıman ile uyumlu ve koltuğa yapıştırma etkisini fazlasıyla
hissedebiliyorsunuz. 120Hp güç ve 206Nm tork ve turbo motor sesi Sport Style
ruhu ile birleştiğinde size Bravo’nun akranlarının yanında dik dur mesajı
veriyor. Bu aracı benim gibi ailesiyle kullanan sürücüler bir an önce çoluk
çocuğu eve bırakıp, sonrasında spor sürüşler yapmak için fırsat
kollayacaklardır. Spor sürüşlerde araç kendini tam olarak ispatlıyor ve sizde
daha da bir albeni oluşturuyor.
Aracın vites sistemi, İtalyan Magneti Marelli firması tarafından
geliştirilmiş Tiptronik 6 ileri yarı otomatik şanzımandan oluşuyor. Fiat bu
şanzımanı “Dualogic” olarak isimlendirmiştir. Son derece sorunsuz ve diğer yarı
otomatiklere göre sarsıntısız vites geçişleri ile sizin kullanım tarzınıza göre
kendini ayarlaması özellikleriyle, oldukça beğenimi kazanıyor. Siz eğer aracı
spor tarzda kullanmaya başlarsanız, manuel modunda olmasa dahi vites geçişleri
daha üst devirlerde gerçekleşmeye başlıyor.
Yani bir nevi sizin kullanım tarzınızı anlıyor ve vites değişimlerini
ona göre gerçekleştiriyor.
Yarı otomatik olması sebebiyle vites değişimlerini
hissedebiliyorsunuz. Günümüzde ki çift kavramalı şanzımanlardaki gibi bir
konfor bekliyorsanız biraz hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Fakat benim gibi
biraz daha değişimleri hissetmek, bu değişimleri gaz pedalına basışınızın
şiddetine göre akıllı yöneten bir şanzıman istiyorsanız siz de benim gibi kısa
sürede alışabilirsiniz.
Şanzımanın “Hillholder” özelliği sayesinde dik yokuşlarda
araç geriye kaymıyor. Yokuş kalkış desteğinin aktif olması için yolun eğiminin biraz
fazla olması gerekiyor. Araç A modunda
ağırbaşlı beyefendi bir yapıda yolda süzülerek ilerliyor. Spor modunda ise(F1
kulakçıkları veya Vites kolunun ileri-geri yapılması şeklinde), adeta tüm
enerjisini bağırarak haykıran, yüksek gücü sayesinde her viteste sizi koltuğa
yapıştıran bir sürüş karakteristiği sergiliyor.
Diğer yarı otomatik şanzımanlarda ki gibi kullanım sırasında
arada belli mekanik sesler duyabiliyorsunuz. Fakat bu şanzımanın doğru bir şekilde bakımları
yapıldığı sürece(takoz ve yağ değişimleri), size sorun çıkarmayacak son derece
sorunsuz bir şanzıman sistemi olduğunu söyleyebilirim.
Direksiyonun arkasındaki F1 kulakçıkları ile aracı Spor
modunda kullanabiliyorsunuz. Şanzıman kolunun yanında daha ekonomik bir
kullanım için “E” (Ekonomi) butonu da bulunuyor. Bu buton sayesinde şanzıman
aracın üst devirlere çıkmasına izin vermeden vites değişimlerini
gerçekleştiriyor. Otomatik veya manuel modda olması farketmeksizin, vites
düşürme işlemlerini şanzıman kendisi yapıyor.
Bravo genel anlamda yol tutuş ve süspansiyon konforu konularında
Fiat’ın dersine iyi çalıştığını gösterecek bir örnek teşkil ediyor. Sport Style
donanımında spor ruh ve sürüş zevki daha ön planda tutulmuş durumda. Bu ruhun
aracın donanımın yanında sürüş karakteristiğine de olumlu katkısı olmuş. Sport
Style paketinde orijinal lastik ölçüleri; 225X45X17 ölçülerinde tutulmuş.
Büyük
spor ölçülere rağmen süspansiyonda konfordan ödün verilmemiş. Süspansiyon konfor
ve sportiflik arasında çok iyi dengelenmiş ve bunun sonucunda çok iyi bir yol
tutuş sağlanmış. Direksiyonun direkt hisli yapısı ve güvenlik ekipmanları ile
desteklenmesi(ESP, ASR) Bravo’yu kullanırken size keyif ve güven veriyor. Kıyaslama
anlamında gerek yol tutuş, gerekse süspansiyon konforu anlamında bir Golf veya
Auris’den eksiği olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Aracın ön kısmında bağımsız MacPherson, teleskopik çift
yönlü şok emiciler ve sabitleyici denge kolu bulunurken, arka kısmında ise, torsiyon
barla birbirine bağlı tekerler, teleskopik şok emiciler ve devrilme önleme kolu
bulunuyor.
Aracı CİTY moduna aldığınızda, bir tüy hafifliğindeki
direksiyon ile şehir içinde oldukça rahat manevra ve park etme hamleleri
yapabiliyorsunuz. Belli bir hızın üzerine çıktığınızda(40km/h) CİTY modu
otomatik olarak devre dışı kalıyor ve hızınıza bağlı olarak direksiyon
tepkileri ağırlaşıyor.
Bravo, ürün özelliklerinin belirlenmesinden sadece 18 ay
sonra dünya yollarına çıkmış bir model. Rekor sayılabilecek bu zamanda Bravo'yu
tasarlamak, sanal ürün geliştirme süreçlerinin ve teknolojinin tüm imkanlarının
kullanılmasıyla mümkün olmuştur. Fiat bütün bu teknolojilerin kullanımı üç ana
hedefte toplamıştır; Sıradışı güvenlik,
Sıradışı sürüş keyfi ve Kokpitte sıradışı yaşam kalitesi…
Aracın kokpitinde sıradan olmayan bir araç içerisinde
olduğunuzu size hissettirdiği ruh halinden hemen hissedebiliyorsunuz. Spor kırmızı
dikişli etli direksiyon, okunaklı şık kadranlar, F1 kulakçıkları, Piano Black
kaplamalı CD/Mp3 çalar ve klima ünitesi ve çift renkteki kaliteli malzeme
kullanılmış karbon görünümündeki konsol size keyif veriyor. Orta konsoldaki
butonların işlevselliğinde herhangi bir kullanım sorunu bulunmuyor.
Gece aydınlatmaları ince düşünülmüş detaylarla süslenmiş ve
araca çok hoş bir ambiyans kazandırmış. Kapı içlerinde kullanılan malzemeler
aşınmalara dayanıklı ve şık bir tasarıma sahip.
Cam açma, ayna ayarlama
butonlarında herhangi bir aşınma bulunmuyor. Sürücü tarafındaki cam açma ve
ayarlama butonlarının olduğu bölüm biraz ön tarafta kalıyor. Zamanla buranın
diğer araçlara göre biraz daha ön kısımda oluşuna alışabiliyorsunuz.
Kol dayama çift bölümden oluşuyor ve oldukça ergonomik bir
görünüme sahip. Soğutma özelliğine sahip kol dayama da uzun yolculuklarda
meşrubat soğutabilirsiniz. İleri geri kayma özelliği de bulunuyor. Fakat
kullanışlılık anlamında konumu biraz aşağıda kaldığından yeterince verimli
kullanılamıyor. Tüm kapılarda saklama gözleri mevcut.
Kapıyı açtığınızda Sport Style paketi sebebiyle koltuklar direk
olarak ön plana çıkıyor. Kırmızı ve siyah renge sahip koltuklarda yan destekler
virajlarda sizi çok iyi kavrıyor.
File şeklindeki kadife tarzı kumaş aşınmalara
karşı dayanıklı. Yükseklik ve derinlik ayarına sahip bel destekli spor koltuklar
aracın iç kalitesini gösteren en belirgin unsur diyebilirim.
Aracın Ses Sistemi CD + MP3 çalarlı, 40W Hi-Fi, 4 hoparlör
ve 2 tweeter’la beslenmiş. Sesi sonuna kadar açmadığınız sürece yeterli seviye
ve kalitede. Radyosu pürüzsüz çalışıyor. Mp3 özelliği de bulunan ünite oldukça
şık bir tasarıma ve aşınmalara karşı dizayn edilmiş. Aracın temel özelliklerini,
CİTY modu, ASR OFF, Yol Bilgisayarı Mode tuşu, Far yükseklik ayarı, ön ve arka
sis lambalarını ayarlayabildiğiniz belli butonlar da yine bu ünitenin çevresine
konumlandırılmış.
Tam otomatik dijital klima ünitesi çift taraflı fonksiyona
sahip. Ünite üzerindeki butonların işlevleri çok net yansıtılmış ve kullanımla
ilgili herhangi bir kullanışlılık sorunu bulunmuyor. Bravo’da gözüme çarpan
olumlu özelliklerden biri, havalandırma sisteminin iyi çalışıyor olması. Öyle
ki, aracın içindeki buğulanma çoğu araçta klima devreye girmeden çözülemezken,
Bravo’da klimayı açmaksızın, sadece kalorifer vasıtası ile saniyeler içinde yok
oluyor.
Arka bölümdeki yolcular ihmal edilmemiş ve onlar için de orta kısma bir havalandırma çıkışı yerleştirilmiş. Ön direklerde ki havalandırma menfezleri de buğuların saniyeler içinde giderilmesine büyük katkı sağlıyor.
Klima sisteminde, Hava
kalite sistemi(AQS) mevcut ve bu sayede içerideki hava otomatik kontrol
edilerek iç hava kalitesine göre sirkülasyon otomatik ayarlanıyor. Klima ünitesinin
altında bir saklama haznesine yer verilmiş. Burada bir çakmaklık yer alıyor.
Daha yeni modeller de bu kısımda USB çıkışı da bulunuyor.
Yol Bilgisayarı verileri genel anlamda pompa verileri ve GPS
verileri ile tutarlı. Sağ silecek kolundaki TRIP butonu ile Yol Bilgisayarı
menüleri arasında gezinebiliyorsunuz. Aracın torpidosu geriye doğru oldukça
derin bir kapasitede. Soğutma özelliği de bulunan torpidonun üst kısımda
dosyalarınız için bir adet tepsi haznesi bulunuyor.
Uzun yolculuklarda Hız sabitleyicinin konforlu ve basit
kullanımı ile karşılaşıyorsunuz. Sol silecek kolunun alt tarafındaki bir kol
aracılığı ile kullanılan Hız Sabitleyicinin kullanımı oldukça pratik ve rahat
bir yapıda.
Bravo’nun boyutları C sınıfı standartlarını tam olarak
gösterir cinsten. 4.34 metrelik uzunluğu, 1.79 metrelik genişliği ve 2.60
metrelik aks mesafesiyle kabin içinde 5 kişi için geniş bir yaşam alanı
sunuyor.
İç hacmi oldukça ferah olan aracın arka diz mesafesi yeterli seviyede.
Bravo’yu kapasite olarak akranlarının belki de birkaç gömlek öteye taşıyan ise 400
litrelik bagaj hacmi(Golf 350, Leon 341, Auris 354, Focus 385). Birçok sedan
araçtan dahi daha geniş kapasitedeki bagaj oldukça kullanışlı bir alan sunuyor.
Bravo, orta büyüklükteki ailelerin dahi rahatlıkla kullanacağı, uzun
yolculuklarda sorun yaşamayacağı bir bagaj hacmine sahip. Bagajı, aracın
anahtarı üzerindeki bağaj açma butonu ile açabildiğiniz gibi, bagaj üzerindeki
Fiat logosuna basarak ta açabiliyorsunuz.
Aracın boş ağırlığı 1260Kg. 1.4 Turbo bir motorun rahatlıkla
taşıyacağı bu kasada şanzıman uyumu ile birlikte keyifli ve ekonomik bir sürüş
elde edebiliyorsunuz. Aracın yakıt deposu 58 litreden oluşuyor. Bravo’nun yolda
süzülerek pürüzsüz ilerlemesinin altında ise, 0,32’lik bir sürtünme katsayı
yatıyor. Euro IV normundaki 1.4 T-Jet motorun CO2 Emisyon oranı 146gr.
Bravo’nun ağırlığının performans ile dengelenmesi sonucu
ekonomik yakıt tüketimleri elde edilmiş. İstanbul trafiğinde 7,5-8 litre civarlarındaki
tüketim, uzun yol sürüşlerinizde 5,5 litre civarına kadar düşebiliyor. Motor ve
6 ileri Dualogic şanzıman uyumu ile kendi sınıfında ve bu güçteki diğer
akranlarından daha düşük bir tüketim sunuyor. Bir depo ile uzun yolculuklarda
850km civarında bir menzile ulaşabiliyorsunuz. LPG'ile de uyumlu bu motorda
kaliteli işçilikle montajı yapılmış bir LGP sistemi kullanabilirsiniz.
Fiat, Bravo’da sürüş güvenliği işini sadece sürücüye
bırakmamış ve aracı güvenlik ekipmanları ile donatmıştır. Onların en başında
ESP(Elektronik Denge Programı) sistemi
yer alıyor. ASR(Anti Schlupf
Regelung/Anti Patinaj Sistemi) ile birlikte sunulan ESP hiçbir zaman
kapatılamıyor. Konsoldaki ASR OFF butonuna basıldığında sadece ASR sistemi
devre dışı kalıyor ve kadran kısmında bir uyarı işareti beliriyor. ESP
sistemini yaptığım birçok keskin manevraya rağmen çok zor devreye sokabildim.
Bu da aracın yol tutuşunun gerçekten başarılı olduğunun bir göstergesi.
Yokuşlarda geriye kaymayı önleyici Hillholder, acil durumda
gelişmiş fren performansı için HBA, motor fren tork düzenleyici MSR sistemi, aktif
gergili ön emniyet kemerleri, 3 noktalı İsofix eklentileri (arka koltukta iki
adet) ve Viraj içini aydınlatan otomatik ön sis lambaları da Bravo’da
kullanılan diğer güvenlik unsurlarındandır.
Bravo, EuroNCAP çarpışma testlerinde 5 yıldız almayı
başarmıştır. Sürücü, Yolcu, Yan ve Perdelerde olmak üzere Toplam 8 adet Hava
Yastığı, Immobilizer, sıkışma önleyici camlar gibi güvenlik özellikleri
bulunuyor.
Bravo, şık ve dinamik çizgileriyle dikkat çekmesinin yanı
sıra, sınıfının en estetik tasarımlı otomobilleri arasında yer alması, eğimli
ön camı, damla biçimli farları, logonun yer aldığı geniş ağızlı ızgarası ve
sportif arka tasarım hatlarıyla size hem spor hem de bir aile aracı olmayı vaat
ediyor. Ona sahip olan kullanıcıların bir dahaki seçimleri de genelde yeni bir
Bravo oluyor.
İtalyan Fiat markasının Bravo’yu tanıtmada gereken önemi
göstermemiş olması sebebiyle farkındalığı henüz yeni yeni keşfedilen Bravo’nun
ülkemizde belli bir hayran kitlesi bulunmaktadır. Bravo kullanıcılarının
oluşturduğu http://www.fiatbravotr.com
sitesi buna en iyi örnektir.
F/p oranıyla son zamanlarda filtrelemelerde sıkça karşımıza
çıkmaya başlayan Bravo, yükselen bir trend izleyen ikinci el otomotiv
piyasasında yoğun talep görmeye başlamıştır.
Spor fakat aynı zamanda geniş bagaj ve iç hacimli araç
almak isteyen herkese tüm samimiyetimle ve açık yüreklilikle tavsiye edebileceğim,
periyodik bakımını aksatmadığınız sürece sorun çıkartmayacak, keyif alarak ruhlu
bir otomobil kullandığınızı hissettirecek, piyasada f/p başarı oranı bana göre
oldukça yüksek bir araç.
Ülkemizde üretilmeyen Fiat’ın nadir modellerinden biri olan Bravo,
İtalya ve Brezilya’da üretilmiştir. 2014 yılı itibariyle üretimi
durdurulmuştur. Tam olarak Selefi olmasa
da bugünlerde Egea HB modeli yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaya başlamıştır…
İyi Sürüşler
Detaylı ve bilgilendirici bir inceleme olmuş. Elinize sağlık..
YanıtlaSilOtomatik Bravo ile Honda city arasinda kaldim hangisi tercih edilmeli sizce
YanıtlaSilEğer Aileniz ile kullanacaksanız City tavsiye ederim. Ama yalnızsanız Bravo daha keyifli bir seçenek olur.
Silİyi Sürüşler
tercihen otomatik mi manuel mi olmalı sizce . hem ekonomi hemde arıza/tamirat masrfları acısından
YanıtlaSilBilinenin aksine otomatiğin masrafı manuelden çok fazla değildir. Eğer sıkışık trafikli bir şehirdeyseniz otomatiği, Anadolu'da daha az trafikli bir yerdeyseniz manueli öneririm.
Silyakıt tüketimi neredeyse aynıdır.
İyi Sürüşler
merhaba üstadım 1.4 multi air ile ilgili bilginiz var mı ? sizce bu yazı konusu 1.4 ile kıyaslandığında tercih edilebilir mi ? t-jet ideal görünüyor lakin lpg siz bulamadım. ayrıca yıl ve km tavsiyeniz ne yönde rakam verebilirmisiniz ?
YanıtlaSilMerhaba,
Sil1.4 MultiAir Fiat'ın geliştirdiği harikulade motorlardan biridir. Öyle ki şuan çıkardığı Spider Roadster aracında dahi aynı motoru kullanmaktadır. 140Hp güç ile Bravo Multiair tam bir spor araç kıvamındadır. Bulunabiliyorsa 40-50-60bin km'de, LPG'siz olanı mutlaka alınmalıdır.
İyi Sürüşler
Fiat Bravo Sport Style aracımı sattım ve kopek gibi pişmanım. bu kadar sorunsuz ve kaliteli aracın kıymetini bilin.
YanıtlaSililk fırsatta 1.6 mjet 120 hp 300 tork beyaz cam tavanlı bir bravo öneririm.. cok tok duruyor bence C sınıfında lider bi arac.. klima klape sorunu oluyomuş bazılarında oda sorun sayılmaz zaten.. sorunsuz bi arac.. yedek parcacılar bravodan için o aracın parcası nı cok nadir satıyoruz hiç arıza yapan bi arac değil diyorlar.. fiat satış noktalarındaki satış temsilcilerine gidip sorun bravo dediğnizde bi iç çekiyorlar o araba cok kaliteli ve saglamdı diyorlar..
SilSelamlar. Öncelikle emeğinize sağlık, müthis faydalı bir yazı olmuş.
YanıtlaSilİki sorum var müsaadenizle:
1-1.6 Mjet Dynamic Plus modeli için ne düşünüyorsunuz? 2011 model 99.000 km de otomatik ve dizel bir araç var. Epey makul görünüyor. Bu modeli bir size danışmak istedim. Ayrica easy modeli denk geldi bir kaç tane. Bu en düşük sinif mi?
-Son olarak, üretiminin bitmesi nedeniyle şu anda parçasını bulmak zor mu? Ya da pahalı mı?